23 Nisan Egemenlik ve Çocuk Bayramını Kutluyoruz! Hem de ATATÜRK’e yakışır ULUSLARARASI şekilde. Ne tuhaftır ki; bu ulu önderin yaptığı her hareket, bıraktığı her miras ULUSLARARASI değer ve nitelikte olmasına rağmen, sadece bu bayram ULUSLAR ARASI nitelikte! Tanımlara tek tek baktığımızda “Egemenlik” ve “Millet” kavramı neredeyse iç içe. EGEMENLİK (TDK); “Milletin ve onun tüzel kişiliği olan devletin yetkilerinin hepsi, hükümranlık, hakimiyet”.
“MİLLET”in, (TDK) tanımlarından biri ise; “Çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, duygu, ülkü, gelenek ve görenek birliği olan insan topluluğu ve ulus” şeklinde. O zaman bu yüzyıllardan beri gelen ulus anlayışına ne oldu diye insan kendine sormadan duramıyor? Neden mi? Çünkü bu ulus; “Çanakkale geçilmez!” dendiğinde hep beraber gözünü kırpmadan şehit olurken, şimdi bu şehitlerin torunları, gözlerini kırpmadan SINAV savaşının içinde. Şimdi de savaştan sınava nasıl geçtik diye mi soruyoruz? Aslında farklı bir açıdan ifade etmek istediğim ve apaçık ortada olan, geleneksel olarak her şey için topluca hareket etme durumu, daha küçük yaşlarda verilen eğitimle bireyselliğe indirgenmekte. Çocuklar başarılarını toplumun en küçük yapıtaşı aile içinde ya kutluyorlar yada kendi hallerinde yaşıyorlar. Başarmak artık TOPLUMSAL kutlamadan çok BİREYSEL bir duygu, davranış biçimi oldu. Tabi bunun arkasında yatan gene toplumsal özgüveni geliştirmek yerine bireysel “ÖZGÜVEN”i tetiklemek. Nasıl mı? cevap Özgüven tanımında…
“Korku, çekinme ve kuşku duymadan inanma ve bağlanma duygusu, itimat. 2) yüreklilik, cesaret.” Bu tanımda ifade edilen; korku, çekinme ve kuşku, çocuklara daha küçük yaşlarda aşılanmakta. Özgüveni sağlam olmayan ergenler, gelecekte her türlü kararı vermekte, sorumluluk almakta sorun yaşayan bireylere dönüşüyorlar. Özelliklede değişen eğitim ve öğrenim durumu; Egemen bir Milletin Özgüvenini sürekli ve sinsice törpülüyor gibi. Bireysel atılım modeli, zaman içinde de; bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın, adam sendecilik, kısa yoldan para kazanma, suya sabuna dokunmama gibi (aileler bunun farkındalar ya da değiller) pek çok davranış modeli kazandırabiliyor.
Uzun lafın kısası, bu yazdıklarımın hepsini bir kenara koyalım. Pembe camlı gözlüklerimizden dışarı bakmaya devam etmek yerine, biraz kaşımızın üzerine kaldıralım. “Egemenlik kayıtsız şartsız MİLLETİNDİR, K. ATATÜRK” sözünü uzaklardan gelen bir name değil, bu ulusun topraklarından çıkan şehitlerin torunları olarak hatırlayalım.
EGEMENLİK, MİLLET VE ÖZGÜVEN
30
Kas