Gazete Yazıları

BEKLEMEK Mİ BEKLETİLMEK Mİ?

Ramazan ayını geçirdiğimiz bu günlerde beklemek ve bekletilmekle ilgili davranışlara tanık olmaktayım. Hal böyle olunca biraz araştırmak istedim. Beklemek; kişinin kendi inisiyatifinde olan, zamanı ve programı istediği gibi planladığı bir durum.
Birini beklerken zamandan ve mekândan “ben” sorumluyum. Ama başkası tarafından buna maruz bırakıldığımda “BEKLETİLDİĞİM”de benim için, içinden çıkılmaz bir hal alabilir. Baskı uygulanıyor hissi veya zamanı ve programı istediğiniz gibi yönetemiyor hali vuku bulabilir. Beklerken ha geldi, ha gelecek diye aynı yerde saatlerce durma, olduğunuz yere çakılmışlık hissi bizi sinirlendirebilir. Maruz kalınan bu durum özgürlük kısıtlıyormuş haline sebep olurken hareket etmeyi de engeller.

Zaman ve mekan olarak sıkışmışlık durumu yaratabilir. Beraberinde; değersizlik hissi yaratır ve diğer işlerinizin aksadığını düşündürebilir. Beklediğiniz kişi için de; kendi kendinize “-benden daha mı değerli, otorite mi, benim programımı bu kadar rahat alt üst edebilir mi?” gibi sorular sormanıza sebep olabilir. Bu gibi sorular kafanızda hızla akarken, duygu hallerinizde durmadan değişir. Duygu ve düşünceler halden hale geçip bir anda olup bitermiş gibi gözükürken, vücudunuzdaki yaklaşık 60 milyar hücrenin de aynı anda sizinle birlikte (içinizde) hareket ettiğini unutmayın. Siz dışarıda öfke barometrenizi yükseltirken, onlarda içeride hallaç pamuğu gibi takla atmaktadır. Yeni kodlamalar yapmakta ve yeni rahatsızlıklara gebe olabilecek şekilde donanımdadır. En bilindik örnek ise; sinirlenme ve giderek öfkelenme durumuna geçişte, nefes alıp vermenin farkında olmadan hızlanmasıdır. Halbuki istediğim gibi planlayıp ve hareket ederken her şey “ben” im kontrolümdedir. Bekletilirken, sorumluluklarımı başkası yüzünden kısıtlanmış, kıstırılmış ve dona kalmış (dondurulmuş) buluyorum. O birisi beni bekletirken kendi işlerini hak ederken, benim orda onu bekliyor olmamı, haksızlık olarak görüyorum. Değersizmiş durumu; bu hem benim dışarıya karşı kendimle ilgili verdiğim mesaj hem de düştüğüm durum ile kişinin farkında olmadan yüklediği yanılgısı olabilir. Burada önemli olan uygulama şudur; benim yaydığım düşünce, enerji, içinde bulunduğum durum ile dışarıdakinin bana karşı olan tutumu, bekletilmekle ilgili durumumu ilk olarak şekillendirecektir. Eğer bekletmeyi çocuklarınıza zorla dayatıyorsanız ve buna da “iş halletmek” diyorsanız, bilin ki şimdiden öfke, stres, heyecan, daralma ve boğulma hisleri ile bürünen el bombaları yetiştiriyorsunuz.

Related Posts

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir